Analog Nem Ölçümü ile Hydronix Dijital Teknik Karşılaştırması
Mikrodalga nem ölçümünün, dirençli veya kapasitif yönteme göre üstün olduğu kanıtlanmış olsa da, analog ölçüm tekniğinin dijital ölçüm teknolojisini kullanan Hydronix sensör ile kıyaslandığında bir dizi sınırlamasının olduğu görülmektedir.
Analog bir mikrodalga sensör, nem ölçümü yaparken rezonatördeki frekans kayması "f" (soldan sağa doğru hareket) ve genlik zayıflaması "A" (yükseklikteki değişim) faktörlerini bir arada değerlendirir. Bu kombinasyon tek bir analog tepki olarak ölçülür ve bu nedenle frekans kayması ve genlik zayıflaması birbirinden ayrılamaz. 1980’lerde Hydronix, frekans kayması bileşeninin hassas dijital teknikler kullanılarak doğru şekilde ölçülebildiği, yenilikçi bir dijital mikrodalga sensörü kullanıma sunmuştur. Bu gelişme, daha doğru sonuçlar elde edilebilmesini sağlamış ve nem seviyeleri yükseldikçe sensörün gerçek bir doğrusal tepki vereceği nem aralığını kayda değer oranda genişletilmiştir.
Daha az gelişmiş sensörler, basit bir ölçüm ile sabit bir frekansın genlik (amplitüd) değerindeki değişimi ölçer. Özel bir frekans aralığında ölçüm yapılması, Hırsız Alarm Sistemleri (433 MHz) veya Wi-Fi (2,4 GHz) gibi tek bir frekansın sınırları içinde çalışan sensörlere kıyasla çok daha doğru sonuçların alınmasına olanak sağlar. Sabit bir frekansın genlik değerindeki değişim yerine bir frekans kaymasını ölçen sensörlerin üretilmesi için gerekli olan bileşenler çok daha karmaşıktır ancak çok daha üstün sonuçlar verir.
Dijital çok frekanslı ölçüm ile, sadece genlikteki değişimi ölçen sabit frekansta (f1) analog ölçüm arasındaki fark sağdaki şemada gösterilmiştir. Nem yükseldikçe frekans f1'den f2'ye, f3'e sonra da f4'e kaymaktadır. Frekans kayması, genlik açısından her birinin arasında aynıdır. Dijital ölçüm tekniğine sahip bir sensör, frekans tepkisini sürekli olarak tarar ve malzeme ıslandıkça frekanstaki eşit değişiklikleri takip eder.
Aynı nem değişimlerinde, sadece f1 frekansındaki genlik değişimini ölçen tek frekanslı sensör ise A1'den A2'ye, A3'e ve sonra A4'e olan değişimleri ölçer. Burada malzeme daha ıslak hale geldikçe, sensörün ölçümde bir değişim kaydetme özelliğini aşamalı olarak kaybettiğini görebilirsiniz. Genellikle iyi bir analog sensör yaklaşık %12 nem oranından itibaren değişikleri kaydetme özelliğini yitirecektir. Bu sadece sensörlerin bu seviyenin üzerindeki nem değişimlerini kaydetme özelliklerini etkilemekle kalmaz, aynı zamanda aşağıda görüldüğü gibi tüm nem eğrisindeki doğrusallığın da kaybolacağı anlamına gelir.
Doğrusal olmayan ölçüm tekniğini kullanan sensörlerde, nemdeki değişimlere doğrusal tepki verildiğine yönelik benzer bir çıktı elde etmek için ölçümlerin bazı matematiksel yönlendirmelere tabi tutulması gerekir. Bu da, sinyali işleyebildiği ve sorunsuz bir doğrusal ölçüm çıktısı verebildiği için dijital olduğu iddia edilen analog bir sensör ile, yapısal olarak doğrusal olan dijital mikrodalga ölçüm tekniğini kullanan (Hydronix ürünlerine benzer) gerçek dijital sensörler arasındaki en büyük farkı gösterir.